|
Osmanlı
askeri teşkilatında kara ve deniz hafif piyadeleri için kullanılan bir
tabirdir.
Arapça'da bekar manasına gelir. XIV-XVI. yüzyıllarda Bizans, Latin ve
İtalyan kaynaklarında "korsan, deniz haydudu" karşılığı kullanılmıştır.
Mısır'da şehir muhafazasında görev alan askeri bir grup da bu adla anılmıştır.
Osmanlı' da azebler yeniçeri teşkilatından önce kurulmuş ve hafif okçu
olarak orduya katılmıştır. Azebler deniz ve kara azebleri olmak üzere
ikiye ayrılıyorlardı. Kara azebleri XVI. yüzyılın ortalarına doğru kale
muhafazasında kullanılmaya başlanmış ve böylece maaşlı bir sınıf haline
gelmiştir. Kale azeblerinin mevcudu kalelerin önemine göre değişiyordu.
Deniz azebleri ise görev yaptıkları yerlere göre Tersane-i Amire ve
donanma azebleri olmak üzere ikiye ayrılıyordu.
Deniz azebleri kadırgalarda, paşa gemilerinde, mavnalarda, kalitelerde,
top, taş, ve at gemilerinde azeb neferi ve reisi olarak bulundukları
gibi yelkenci, nöbetçi ve kürekçi olarak da bulunuyorlardı. Azebler
ihtiyaç durumunda başka görevlerde de kullanılmaktaydılar. Azeb alınacak
kimselerin güçlü kuvvetli ve savaşabilecek kabiliyete sahip olmaları
gerekmekteydi. Azeb teşkilatı Sultan II. Mahmud dönemindeki askeri yenilikler
sırasında kaldırılmıştır.
|
|